LiveZilla Live Help
LiveZilla Live Help

Blog posts of '2014' 'Ağustos'

MUTLULUĞU SEYRETMEK - 29 Ağustos 2014 Cuma

Derdimiz zamanla aslında galiba.

Hayatın bize getirdiği onca derde direnebilsek de, karşı koyamadığımız tek şey belki de zaman ne yazık ki. Akıp giden saniyeler, dakikalar,saatler, günler,aylar,yıllar…  Derken bir de bakmışız ki, dolu dolu yaşanmışlığıyla elimizde bir ömür…Hoyratça harcadığımız anılar…

Direnmek zor zamana heyhat!  Geriye dönüp de baktığında ne tecrübeler vermiş de sana, neleri almış hayatından şimdi dediğin o an…

Zamana direnme çabamız bu yüzden… 

Öyle kapılmışız ki hayatın o hızlı seyrine, ne gülüşler, ne güzellikler kaçırmışız farkında olmadan.

Farkına vardığımızda, Kısa bir süreliğine de olsa durduralım şu anı istedik. Yaşadığımız an’a kısa bir ara verip, geçmişe dönelim… 

Büyük Bir mozaiğin herbir taşına ayrı ayrı bakarsan, farklı renkli kçücük taşlar görürsün, ama şöyle bir geriye çıkıp baktığında, ancak görebilirsin muhteşem bir güzelliği… 

Fotoğraflara tek tek baktığında tek bir rengini görürsün hayatının.Ama onları biraraya getirip baktığında, ortaya bir mutluluğun bütün fotoğrafı çıkar. Ve tamamlanır hikayen.  Mutluluğu seyrederken, geçen zamana karşı, elinden kayıp giden günlere karşı kazandığın mutluluğu seyredersin…..

 

Yorumlar (0)
Bookmark and Share
ÇOCUKLARDIK - 29 Ağustos 2014 Cuma
 

'Çocuklardık, parlak yıldızlardık o zaman;
Ay büyülüydü, yakamoz deniz…
Ardından koştuğumuz o baharlar…’
Bazen kelimeleri ararken takılıverir aklına bir zamanlar dinlediğin; dinleyip de içine işleyen şarkılar,şiirler…
Çocuklardık; 
Bi dünya hayali olan,bir yürek dolusu heyecanı, bir ömür dolusu kahkahaları olan…
Şimdi nereye geldik, hangi baharlara savrulduk… 
Kim aldı; hangi sonbahara yenildi şarkılarımız.
Kayboldu ucu yanık, içi dertli ama hep umuda dönük kelimelerimiz?
Büyümek buymuş belki de.
Hayat dediğin gem vurmuş yüreğimize,
Mazinin zindanlarına kilitlenmiş asi ergenliğimiz….

Çocuklardık;

Heyecanı, hüznüne ortak; her an ağlamaklı, hayallerimize tutunmuştu yüreklerimiz…

Önce fotoğraflarımızın rengi soldu,
Sonra değişti kahkahalarımızın tonu.
Büyümek buymuş meğer,

Ellerinde Fotoğraflar;
Maziye dalmak bütün bir gece boyu….
Yorumlar (0)
Bookmark and Share
GEÇMİŞTEN BANA GÜLÜMSEYEN TEK BİR KARE - 29 Ağustos 2014 Cuma

    Sarı, sıcak yazlar kaldı şimdi aklımda. Çıkarsız gülüşlerin, umarsız kahkahaların kulaklarımda çınladığı, yıldızları sayılan mavi yaz geceleri.

         Henüz kirlenmemiş, masum bir çocuk yüzü gelir kimi zaman gözümün önüne. Bebek değil ama; hep üç yaşlarında, gülümseyen,hatta biraz da şaşkın, masum bakışlarıyla,  bir çocuk yüzü bakar hatıralarımın arasından bugün bana... Sıkıldığım zamanlarda, Özlemin buram buram üstüme geldiği zamanlarda, ilk hep o çocuk suratı gelir; durur gözümün önüne...Benim üç ya da dört yaşlarında çekilmiş fotoğrafımdaki halim.... 

         Yakın zamana kadar hiç düşünmemiştim neden hep o halim gelir gözümün önüne? Neden daha öncesi ya da sonrası değil?  Neden hep o kare?  Hep  şaşkın bakışlı, masum çocukluğumun yüzü... 

         İlkokula başladığım zaman aldığımız okul çantasına bakıp ''Şimdiki çocuklar çok Şanslı, Tahta çantalarla gidedik biz okula'' dediğinde çok şaşırmıştım. Tahta çanta! çok garip gelmişti... Hatta üzülmüştüm de baya...

           

                  Bugün uzun zamandır görüşemediğim bir arkadaşımla oturup konuştuğumuz sırada telefomun ekranındaki kızımın  6 aylıkken çektiğim resmini gördü, sonra bugünkü halinin resimlerine baktı...Çocuklarımız hakkında derin bir sohbetin başladığı sırada, bugün yıllar önce babamın kurduğu cümleyi kurdum farkında olmadan.... 'şimdi çocuklar ne kadar şanslı' deyivermiş buldum kendimi. ''Anne karnından itibaren, her anlarına bizzat şahit olacaklar, ilk adımlarını izleyebilecekler, ilk kelimelerini kendi seslerinden görüntülerinden izleyebilecekler derken, en başta sorduğum sorunun da cevabını verdiğimi farkettim...Evet Kızımızın hayatımıza girdiğini öğrendiğimiz ilk andan itibaren, ,daha küçük bir hücre halinden(halasının deyimiyle Mercimekcan), bugüne kadar geçen yaklaşık 3 senelik zaman zarfında binlerce fotoğrafını ve videosunu çekmiş, her anını kayıt altına almıştık. Ve evet bugünkü çocuklar çok şanslıydı. Hatırlayamadıkları her anı seyredebileceklerdi. Benimse ilk fotoğrafım 3 yaşında çekilmişti. Belki de bu yüzden çocukluğuma gittiğim o anlarda, sadece aklıma üç yaşındaki o şaşkın, masum bakışlar geliyor.  o dönemlere ait hatırladığım her anıda ben yüzümü o karedeki haliyle anımsıyorum.  Ağladığımda yüzüm nasıl buruşurdu bilmiyorum, ya da kahkaha atarken ne kadar açardım ağzımı? ya da kızdığımdane kadar çatardım kaşlarımı? Bunların hepsi bir puslu hayal olarak kalacak bizim nesildeki pek çok kişide...  

 

(En azından imkanları çok fazla olmayan büyük bir çoğunlukta...ki bugün 35-40lı yaşlarını süren bizim nesil bilecektir 36 pozluk fotoğraf makinası dönemlerinde filme ayrı para, tab edilmesi ve basılması ayrı para tutardı ve en az 4-5 gün sonra basılmış fotoğrafları alabilirdiniz. Video Kameraları saymıyorum bile...)  

Yorumlar (0)
Bookmark and Share
Dilerseniz Satın aldığınız Filmlerin Son halini Animagift Ofis'te misafirimiz olup, seyredebilirsiniz.
"www.animagift.com' da yayınlanan tüm hikayelerin kullanım hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz."

En Son Görüntülenenler | Ürün Karşılaştırma | Site Haritası | Kargo & İade | Gizlilik Bildirisi | Kullanım Şartları